Tuesday, June 25, 2013

Destansı ve masalsı, Christopher Tin

“Önce kendime bir konu seçerek başlıyorum. Geçen albümde kendime ışık konusunu seçmiştim ve yavaş yavaş bununla ilgili şiirler okumaya başladım, diğer kültürlerde bununla ilgili neler var bakmaya başladım. Bunlar biriktikçe bir şeyler şekillenmeye başladı. Hatta Maori şarkısı vardı hatırlıyor musun? Onun için bunu bestemde kullanabilir miyim diye izin aldım onlardan. Onlar bunu kendi aralarında tartışıp izni öyle verdiler.”

Christopher Tin’e nasıl beste yaptığını sorduğumda böyle yanıtlıyordu. Tin’i meşhur eden albüm “Calling All Dawns” adlı albümü . Bununla Grammy ödülü kazanmış. Dinlediğiniz zaman destansı “epic”, masalsı bir müzikalin parçalarını dinliyorsunuz gibi… Bu destansı havayı yaratmak için modern ve klasik tarzdan öğeler kullanıyor. Calling All Dawns albümünde 10’a yakın dil kullanmıştı. İbranice, Farsça, Mandarin, Maori bunlardan bazıları. Benim hayatımda dinlediğim ilk coğrafi ölçekte albüm bu oldu.

Tin’in müziğiyle tanışmam Sid Meier’in “Civilization” bilgisayar oyunu serisi ile oldu. Civilization MÖ 4000’den başlayıp MS 2000 de biten bir imparatorluk kurma oyunuydu. 6000 senelik bu maceraya, bu büyüklükte bir zaman dilimine hitap edecek bir jenerik müziği ancak Christopher Tin’in “Baba Yetu”su olabilirdi. Modern bir ilahi (Gospel) tarzında tasarlanmış müzik bu 6000 senelik maceraya başlamadan önce ilham veriyordu. Böylece Tin’in Baba Yetu’yu içeren albümüne (Calling All Dawns) ve diğer müziklerine bakma fırsatım oldu.  Bu albüm bence pek ülkemizde tanınmayan bir mücevher…

Ama yakında tanınacağını tahmin ediyorum çünkü bu albümün devamı olan şu anda üzerinde çalıştığı albümde Yunus Emre’nin “Haktan Gelen Şerbeti” de var. Cemal Reşit Rey konser salonunda ilk temsili bir ay önce yapıldı. Denizi içeren Damla (The Drop that Contained the Sea) gelecek albümün adı… Calling all Dawns albümünü ise kendi internet sitesinden dinleyebilirsiniz. Mutlaka bakın derim.

http://christophertin.com/callingalldawns.html

No comments:

Post a Comment