Yakın zamanda hayatını kaybeden çok az kişiye ölümünden sonra Barış Manço'ya yapılan sevgi gösterisi yapıldı. Ve yine yakın tarihte kaybının bıraktığı üzüntü ve hatırlanma Barış Manço'ya yaklaşan olmadı.
Barış Manço toplumun gözünde başarıyı yakalayan nadir insanlardandı. Ve genel olarak bunu başaranların nasıl bir yapıya sahip olduklarını merak ediyor insan. Bu adamda farklı ne vardı?
Müzeyi bir nostalji duygusuyla gezerken bazı şeyler gözüme çarptı. Antika eşyaları, piyanosu, ödülleri, gösterişli kıyafetleri değildi. Çok daha mütevazı bir şekilde müzenin en üst katında sergilenen, bir kağıda aldığı notlardı. Etrafta bundan hiç doğru düzgün bahsedilmiyor, elbiseler kadar çarpıcı değil diye belki de ama Barış Manço'nun özü, aklının nasıl işlediği o notlarda saklı.
Adam olacak çocuk üzerine yazdıkları:
"5. Barış Abi ... adıyla hitap ediyor. Koca koca adamlardan oluşan bir orkestra onlara eşlik ediyor. Her...yüz beşyüz seyirci, ekran başında milyonlar onları "adam" yerine koyuyordu."
"Eh antenleri sonuna kadar açık bu ıspanak/kereviz terminatörleri konuya hemen hakim oluverdiler tabii ve hepsi bülbül kesildi."
"Sonuç 1989'da 5 çocuğun katıldığı her adam olacak çocuk bölümü zar zor 12-13 dakikası ... iken 1995'te yine 5 çocuğun katıldığı ... 28-29 dakikaya inebiliyordu"
(Fotoğrafın kalitesinin düşüklüğünden bazı kelimeleri çıkartamadım.)
Burada bütün bu programla neleri getirdiğinin, nasıl farklı bir şey yakaladıklarının farkında. Notun daha önceki bölümlerinde de çocukları nasıl "adam" yerine koyduklarını ve programın isminin hakkını nasıl
verdiklerini anlatıyor. Barış Manço'nun yakaladığı insan elementi de orada saklı sanırım.
No comments:
Post a Comment